Henidik

Frankfurt...1749 senesinde etkileyici yazar Johann Wolfgang von Goethe'nin doğumuna tanıklık eden bu kent, 1860 senesinde Arthur Schopenhauer'in ölümüne de tanıklık etmiştir....Schopenhauer'un Frankfurt'da bulmuş olduğu huzur, her yönüyle gerçek ve vazgeçilmezdir. (27 yıl)

Schopenhauer -> Parerga ile Paralipomena ile uluslarası bir şöhrete kavuşur

"Basit ve gündelik anlamında ahlak, bir topluluğun kendince belirlediği kurallarını işaret eder ve taşra mantığı taşır.Küçük bir yerde herkes aynı soydandır, birbirine benzer, birbirini tanır ve kimsenin huzuru kaçırmaya hakkı yoktur.Huzuru kaçırmak: Yani bireysel açıdan farklı olmak." Fırat İlim

"Topluluğu cehalet ve baskı ile bir arada tutmaya çalışmanın en temel bahanelerinden biri birlikte mutlu olmaktır." Büyükler "Bak işte burada hep beraber ne kadar da güzel bir bütün oluşturuyoruz." Fırat İlim

"...O kadın sizi istemiyor olacak ve sakince tahammül edeceksiniz, gecenin ikisinde mini etekle sokakta olacak ve sakince tahammül edeceksiniz....Komşunuz bu yıl  Budizm'le ilgileniyor olabilir ve sakince tahammül edeceksiniz...Fırat İlim

"...yaşantılar kent ile bağı kuvvetlendiren en önemli etkendir.İyi ya da kötü her yaşantı hem o kent ile bağımızı hem o kentin içinde çıkan felsefi görüşümüzü belirler ve besler." Merve Karacan

"Felsefenin yeşeremediği bir yer demokrasinin, insan haklarının ve düşüncenin yeşermediği, haliyle hayatın yeşermediği bir yerdir." Merve Karacan

"Her kent kendi insanını yaratır.İnsanlar doğup büyüdükleri kültür ile, bu kültürün değer ve inançları ile şekillenir." Merve Karacan

Kaliningrad...Emanuel Kant

Kopenhag...Soren Kierkegaard

"Tekno-muhafazakarlık", aydınlanma ve modernliğin reddine dayanan bir söylem geleneğinden gelir, fakat kapitalist modernleşmenin en güçlü uygulayıcısıdır." Fırat Mollaer

"Kendi kurduğu efsaneye, kendi algısına aşık bir topluluk çöküşünün nedenlerini sorgulayacak yetilerden de yoksun hale gelir." Fırat Mollaer

"İyi bir edebiyat...kişinin kendisine varabilmesi için bir yol, başkalarına ulaşması için bir olanak, belki farklı biçimde asla temas edemeyeceği dünyalar ve zihinler ile arasındaki bağ, yaşamı anlamlandırması için bir kapı ve dil ile toplum arasında bir köprü." Banu Özyürek

Ezilenler

"Unutma ki baban, bu kibirliler sana haksız yere iftira attılar, öcün alınmadı diye yanıyor." Vanya

"Ne diye sormuştum bunu?Her şeyin değişmez bir karar bağlandığını anlamam gerekirdi." Vanya

"Tasmayı kimse sevmez, en başta ben.Yine de seve seve tutsağı olurdum, gönüllü tutsağı...Böyle arzulara ancak alçaklık denir, değil mi?" Natasha

"Son derece iyi, ama zayıf, sinirli kişilerde ara sıra böyle olur; iyiliklerine rağmen üzülmek, öfkelenmek, onları sarhoş eder, bundan zevk alırlar ve mutlaka başkalarına, suçsuz, çoğunlukla da en yakınlarından birine çatarlar.Örneğin kadınlar, ortada incir çekirdeği dolduracak bir sebep yokken kendilerini mutsuz, kırgın hissetmek ihtiyacı duyarlar.Pek çok erkek de böyle durumlarda kadınlara benzerler, üstelik ruhça zayıf, kadın tabiatlı erkekler de değildir bunlar.İhtiyar sebepsiz yere hır çıkarmak istiyor, bu isteğini yenemediği için üzülüyordu." Vanya

"Temelli yitirdiğimizi yeniden bulmaktan umudu kesmeliyiz...babam küçük kızını seviyor, birgün olgunlaşıp kadınlaşacağını aklından bile geçirmiyordu." Natasha

"Onunla alay etmek, öç almak isteğine kızınızın mutluluğunu feda ediyorsunuz.Buna bencillik değil de ne denir?" Vanya

"Para birçok durumda insana karar verme rahatlığı sağlar."Nikolay Sergeyiç

"Övülmekten hoşlanmayan bütün temiz,mert, iyi yürekli insanlar gibi sözlerimden sıkılmıştı." Vanya

"Prens..kendine hakim olmayı biliyordu, hemen pişkinliğe vurdu. Nataşa'nın sözlerini duymazdan geldi, daha doğrusu, gerçek anlamını kavramaz göründü, işi şakaya vurdu."Vanya

"Erdem arttıkça bencillik de çoğalır.Kendi kendini sevmek kuralına taparım ben...Hayatta o kadar güzel şeyler var ki.Mevki, rütbe, büyük oyun; kumara bayılırım.Hepsinin üstünde de kadınlar...Hayatımda hiçbir davranışımdan ötürü vicdan azabı duymadım...Günün birinde dünya batacak olsa biz yine üste çıkmanın yolunu buluruz.Hem biliyor musunuz, bizim gibi insanların ömrü uzun olur...Seksen,doksan yaşına kadar yaşarız!Şu halde bizzat tabiat bizi korumaktadır." Prens

"İyi insanlar karşılık beklemeden yardıma koşarlar." Vanya

"Kaderin baskısı altında ezilen daha niceleri uğradıkları haksızlığın üstüne gitmekten acı bir zevk duyarlar."Vanya

"Dıştan ne zaman karışılsa öfke ve nefretle buna karşı koyuyordu.aten böyle durumlarda bizi en çok sırlarımızı bilen yakın dostlarımızın karışması kızdırır." Vanya

F.M. Dostoyevski