adsense

9 Nisan 2022 Cumartesi

Aşka Övgü

Özneyle nesnenin birbirine karıştığı aşk anlayışı şudur: İki sevgili karşılaşır ve dünyaya karşı Bir'in kahramanlığı olarak adlandırılabilecek bir şey meydana gelir.

...insanlar birbirlerini gördükleri anda birbirlerini görmüş olurlar, bu değişmez!...Gerçek aşk uzamın,dünyanın ve zamanın yarattığı engelleri kalıcı biçimde, kimi zaman acı çekerek alt eden aşktır.

...aşk yaşamın yeniden icat edilmesidir.

"Seni seviyorum" türünde bir ilan karşılaşma olayını mühürler, çok önemlidir, sorumluluk verir...Aşk ötekinin varlığıyla tümüyle ilgilidir, bedenin teslim edilmesi de bu bütünlüğün somut simgesidir.

...aşkı seviyoruz, sevmeyi seviyoruz, ama aynı zamanda başkalarının da sevmesini seviyoruz.

Aşk varsa işin içinde, bir okşamanın altında "Bir daha!Bir daha!" sözü işitilebilir, hareketin istediği sözün ısrarından, sürekli yenilenen bir "ilan" dan destek alır.

İçsel Erkek

 

Erkek bağlanmaktan kaçtığı ve kadın bağlanmak istediği sürece, güç erkeğin elindedir.

Sevginin kuvveti ve gücüyle partnerini değiştirebileceğini düşünmek, bir sevgilinin aşkın her şeye kadir olduğu inancına işaret eder.Kısa vadede bu işe yarar gibi görünebilir.Ancak bu yanılsama, sadece sorunlu bir ilişki kurmaya yarar.

Muhtemelen en iyi ya da en sağlıklı ilişkiler, aşırı romantik duygular olmaksızın içten bir dostluk ile başlar ve bağlılık sözleri verilmeden ya da gelecek kaygısı yaşanmadan taraflar birbirlerinin varlığından keyif alır.

Aynı anda hem içsel hem de dışsal olmaya çalışmak psikolojik olarak imkansızdır, çünkü biri diğerinin olmadığı ölçüde var olabilir.

Türk Evi


Usta iyiden iyiye tanırmış işvereni...

"Üsküdar'a gider iken"...en sonunda soruyor halk bilimcisi hanım: "Bu ezgi kimin?"
Türk evi, Bulgaristan evi, Yunanistan evi, Arnavutluk evi, Makedon evi vb sözlerini de anlatmıyor mu bize bu öykü?

Eski Türk evi dendiğinde...Boğaziçinde Anadoluhisarında Amcazade Yalısı (1697)

İklime, güneşe göre çözüm...Evler genelde gün doğuşuna bakarlar...

Bu evlerin en önemli özelliklerinden birisi, tasarlanmalarının içten dışa başlaması...Bir başka deyişle önce işlev çözümleniyor.

orta halli evin kesiti:
1.yer katı:hizmetliler katı.
2.kışlık katı
3.yazlık katı

Yağış almayan bölgelerde varsa taş, o da yoksa toprak (kerpiç) yapı yöntemi kullanılmış.

Taş işçiliği bir ustalık onurudur.

Çok yağış alan kimi ormanlık bölgelerde ahşap yığma yöntemi uygulanmıştır.

...Çakıltaşı ancak öteki taşlar arasında, onlarla birlikte oluşmuyor mu?
İnsan da böyle işte...İnsan, öteki insanlarla, onlarla birlikte insan olur.

...kent, çeşitlilik, çoğulculuk demektir.

Kapının büyüklüğü, sahibinin yüreğinin büyüklüğünü gösterdiğine inanılır.

Türk evi genelde iki katlıdır...Yer katı hizmetler katıdır..bu yer katının üzerinde bir kışlık kat vardır.Ana kat bir üst katdır.

Bu katta, birbirlerine geçişi olmayan odaları, önlerindeki "hayat" bağlar.Hayat, Türk evi planında en önemli özelliktir...uygun koşullarda en az bir yanıyla bahçeye açıktır.

Pencere, dışarıda nereyi görmek istiyorsanız orayı görmek üzere açılmıştır.Dıştan görülmek istemediğiniz yerde açılmaz.

Odalardan en büyüğü başodadır. Başoda, evin sahibinin, babanın, annenin odası, evidir...Konuklar da bu odada kabul edilir.

Cengiz Bektaş

3 Nisan 2022 Pazar

Öğretmenim Mori'yle Salı Buluşmaları

"Doğrular tentürdiyot gibidir, acıtır ama iyi gelir." Goethe

"Bana ne oldu böyle", diye sordum kendi kendime...
Seksenler oldu.Ardından doksanlar.Ölümler, hastalıklar, şişmanlık ve kelleşme oldu.Bir çok hayalimi daha yüksek bir maaşla değiştirdim.Ve tüm bunlar olurken ne yaptığımın farkında bile değildim.
Günler çok yoğun geçiyordu ama gene de zamanın çoğunda yaşamıma bir tatminsizlik duygusu hakimdi.

Mori...Sohbet, etkileşim ve ilgi gibi insani öğelerden kendine bütün hayatını dolduran bir koza örmüştü.

Mori..."Bir çok insan anlamsız bir yaşamın peşinden koşar.Önemli olduğunu düşündükleri bir şeyi yaparken dahi yarı uykuda gibi bir halleri vardır...Yaşama anlam kazandırmanın tek yolu kendini insanları sevmeye, içinde bulunduğun topluma adamak, sana anlam ve hedef veren bir şeye hasretmektir."

"Dünyada en önemli şeylerden biri sevgi vermeyi ve verilen sevgiyi almayı öğrenmek."

Sınıftan çıkarken Mori beni durduruyor ve ders sürecinde niçin çok sessiz kaldığımı soruyor..."Bence ekleyebileceğin çok şey vardı.Mitch, sen bana eskiden tanıdığım birisini hatırlatıyorsun.O da içini dökmeyi pek sevmezdi gençken." Kimi? "Kendimi" diyor Mori.

"Gördün mü" diyor kıza."Gözlerini kapattın.Fark buradaydı.Bazen gördüğünüz değil, hissettiğiniz şeye inanmalısınız.Ve eğer başkalarının size güvenmesini istiyorsanız, sizin de onlara güvenebileceğiniz duygusuna sahip olmalısınız, karanlıkta olsa dahi.Düşerken bile."

"Mitch, kültürümüz bizi ölüm anı gelmeden bu tür şeyler üzerine düşündürmeye yüreklendirmiyor...Bu yüzden şöyle bir geri çekilip hayatımıza bakarak, "Bu mu yani? Hayattan istediğim her şey bu mu? Burada eksik olan bir şeyler yok mu? Demek alışkanlığına sahip değiliz"

"Öğretmen sonsuzluğu etkiler ve etkisinin nerede nihayete ereceğini hiçbir zaman kestiremez." Henry Adams

"Doğrusu Mitch, ölmeyi öğrenince yaşamayı öğrenmiş oluyorsun."
"Eğer...herhangi bir anda ölebileceğini kabullenirsen, şu anda olduğun kadar hırslı olamazsın.Çok zaman ayırdığın uğraşların, mesleğinle ilgili çabaların hiç de o denli önemli gelmezdi.Daha manevi şeylere zaman ayırmak zorunda kalırdın."

"Aile..sadece seven değil, aynı zamanda gözeten kişilerin varlığı."

"Eğer bir başka insanın tüm sorumluluğunu üstlenmek, sevmeyi ve derinden bağlanmayı öğrenmek istiyorsanız, çocuk sahibi olmalısınız."

"...kopmak, deneyimin sana nüfus etmesine izin vermemek anlamına gelmez.Tam tersine, bütünüyle içine nüfus etmesine izin vermek demektir.Bu sayede onu terk edebilirsin zaten...bir kadına olan aşk ya da sevilen birisi için duyulan derin acı...Eğer duyguyu bastırırsan ve sonuna dek yaşamaya imkan tanımazsan korkuyla mücadele etmek zorunda kalacağın için tam kopuş sağlanamaz.Acıdan korkarsın, üzüntüden korkarsın.Sevginin kolay incinebilirliğinden korkarsın."

Çeşmeyi aç ve kendini bu duyguların içinde yıka...

"...Ne olduğunu anlamak, anladıktan sonra kabullenip huzurlu bir ruh haline geçmek ve bırakmak.Anlıyor musun? Kopmak."

"Büyüdükçe daha da öğreniyorsun...Yaşlanmak sadece çürümek değildir bildiğin gibi.Büyümektir.Öleceğini bilmek olumsuz düşüncesinden daha önemli olan öleceğini anladığın için daha iyi bir yaşantı sürdürmektir."

"En çok nasıl tatmin buluruz biliyor musun?
İnsanlara sunabileceğiniz neye sahipseniz onu vererek."

"Tam anlamıyla orada olmaktan, var olmaktan yanayım.Bu birlikte olduğumuz kişi ile tüm benliğimizle var olmak anlamına geliyor...Seninle konuşuyorum.Seni düşünüyorum."

...birisini gerçekten dinlemeyi - bugun artık en kadar başarabiliyoruz?

"Evlilikle ilgili şunu öğrendim.Sınavdan geçiyorsun.Kendinin ve eşinin kim olduğu ortaya çıkıyor ve uyum sağlanıp sağlanamayacağı....Eşine saygı duymuyorsan çok sorun çıkıcaktır.Uzlaşmayı bilmiyorsan, çok sorun yaşarsın.Aranızda olup biteni apaçık konuşamazsanız çok sorununuz olacaktır.Ve eğe hayatta ortak değerler kümeniz yoksa gene birçok sorun yaşanacaktır.Değerleriniz benzer olmalı."

"Ted, benim için yaşamak diğer bir insana karşılık verebilmek demek.Yaşamak duygularımı, düşüncelerimi başkalarına gösterebilmek demek.Onlarla konuşmak.Onlarla hissedebilmek...Bunlar gidince Mori de gidecek."

"Şefkat dolu olun.Birbiriniz için sorumluluk üstlenin..."

"Bağışlamamız gereken sadece başkaları değil.Kendimizi de bağışlayabilmeliyiz.Evet, yapamadığımız her şey için..."

"Yaratılan tüm sevgi orada kalır.Tüm anılar.Varlığına özen gösterdiğin ve sevdiğin herkesin yüreğinde yaşamaya devam edersin."

"Ölüm bir yaşamı sona erdirir, bir ilişkiyi değil."

"Sevgi, kişi bir başka insanın sorunlarıyla kendi sorunuymuşçasına ilgilenme isteği duyduğunda vardır."

"Hayatta çok geç diye bir şey yoktur."Elveda deyip gittiği ana dek değişmeye devam etti Mori.