
İnsan şeffaf bir tül ardından bakar gibidir...Birçokları kendilerini bedenleriyle var oldukları bu dünyadan ziyade o diğer dünyaya aitmiş gibi hisseder.
Başkalarına yollarını şaşırtan eninde sonunda kendi yolunu da şaşırır kanıma göre.O başkalarını dışardaki yollarda değil, içlerindeki yollarda şaşırttı.
Git,
hor gör
sadakati,
pişmanlık
sonra gelir
Wolfgang von Goethe
"Büyüklü küçüklü bir sürü sığırı olan zengin bir adam vardı, bir de fakir, küçük bir kız, onun sahip olduğu ise tek bir kuzuydu, elinden yem yer, kasesinden su içerdi...."
Cornelia
"Başkalarına gösterdiklerinin haricinde hiçbir şeye sahip olmayanlar.Sadece yüzeyi idrak edilebilenler, özü değil.Ve öz kendini göstermeye yeltenince de her şeyi kaybedenler, tıpkı bu aynanın ona yüreğini bir solukta ifşaya hazır genç kızın görüntüsünü kaybedeceği gibi?"
"Fırtınalı bir gölde böyle çalkalanmak ne kadar keyifli - kendinde böyle kıpırtılar duymak ne hoş."
"Aşık olmak ne güzel, aşık olduğunu bilmek ne ilginç.İşte fark burada...Onun zihnimdeki resmi gerçek görüntüsüyle ideal görüntüsü arasında bocalar, sendeler durur.Şimdi bu resmin bana görünmesine ses çıkarmıyorum, çünkü o ya gerçek ya da gerçeğe dayalı olduğu için kendine mahsus bir büyüsü var....-her şeyin keyfi ağır ağır çıkarılmalı."
"...ve bu ne sanatın, ne ilmin elinden gelen bir şey, bu bir hediye.Bu aşka ilkinde asla yapmadığım gibi sarılıyorum.Böyle bir fırsat sık kısmet olmuyor, ele geçince de olabildiğince faydalanmak lazım; insanı keder ve umutsuzluğa sürükleyen de bu, bir kızı baştan çıkarmanın sanat yanı yok, lakin baştan çıkarılmaya layık birini bulmak için şans gerek."
"...çoğu insan acele eder, nişanlanır yahut başka aptalca şeylere kalkışır, sonra göz açıp kapatıncaya kadar her şey biter ve onlar ne neyi fethettiklerin bilirler ne de neyi kaybettiklerini."
"Yusuf firavunun rüyasını tabir ederken şöyle eklemişti: Bir şeyin rüyasını iki defa görürsen, tez elden hakikat olucak demektir"
"Aman Tanrım! Bir insan bütün yaşamını etkileyecek bir adım atmaya bir kez cesaret etmişse, o zaman rüzgara karşı yürüyecek yüreği de olmalı."
"...zaman haşin bir terbiyeci ve rüzgar o kadar da kötü değil."
"İşin püf noktası izlenimler açısından mümkün mertebe kavrayıcı olmak, her hangi bir kız üzerinde ne izlenim bıraktığını ve onun sende ne izlenim uyandırdığını kavrayabilmek."
"...kendini bilmek ve mümkün olduğunca fazlasını sevmek, ruhun aşkın kudretini her birinin kendine lazım olan gıdayı alacağı, fakat bilincin her şeye egemen olacağı şekilde muhafaza etmesine izin vermek - işte haz denen şey bu, yaşamak denen şey bu."
"Cordelia benden hem nefret ediyor hem de korkuyor.Bir genç kız neden korkar? Manevi olandan.Neden? Çünkü maneviyat ondaki tüm kadınsal varoluşun reddi demektir."
"İnsan birini hayrete düşürebilirse, oyunu kazanmış demektir..."
"Onu tensel anlamda sahip olmak beni hiç ilgilendirmiyor, ben onun hazzına sanatsal bir biçimde varmanın peşindeyim."
"Kişiler ilk kez arzu ve ihtirasla birbirleri için var olurlar, aşkın ölümsüzlüğü burada."
"...nedense ölü bir harf canlı bir kelimeden çoğu kez daha tesirli oluyor.Mektup sır dolu bir iletişim aracı; insan kendini durumun hakimi hissediyor, etraftakilerin tesiri altında değil ve öyle sanıyorum ki bir genç kız bazen ve özellikle de zihninin baskı altında olduğu anlarda idealleriyle yalnız kalmak ister.İdeali sevdiği somut bir nesnede ifade bulsun bulmasın, idealde hakikatin sahip olmadığı bir olağandışılık bulunduğunu hissettiği anlar da vardır...Mektuplar buna yardımcı oluyor, insanın görünmeden, zihinsel düzlemde bu kutsal vaftiz anlarında hazır bulunmasını sağlıyor..."
"Gelecek hakkında gevezelik etmek kadar erotikten yoksun başka birşey hayal edilemez, bunun nedeni de insanın şimdinin içini dolduracak hiçbir şeyi olmaması..Ve insan bir kızın ruhuna bu derece hitap etmekten birazcık olsun anlamıyorsa onun kalbini çalmaya da hiç girişmesin..."
"..sınırlı ve fani olan her şey unutulmuş, yalnız ebedi olan kalıyor geriye,aşkın kudreti, özlemi, bahtiyarlığı."
Soren Kierkegaard
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder